Tuna Nehri

Avrupa’nın bir çok kentini nehir turları ile kolayca ziyaret edebilmek mümkündür. İlk akla gelen şekliyle; Amsterdam’dan bir gemiye binerseniz Ren ve Main nehir yolları üzerinden Tuna’ya ulaşabilir ve doğrudan Karadeniz’in kuzeybatısına inebilirsiniz. Tuna, Karadeniz’e ulaşmadan 3 ayrı kanala ayrılarak Tuna Deltasını oluşturur. Bu deltadan nehrin yukarısına doğru 2.500 km boyunca gemilerle ulaşım sağlanabiliyor. 

Yukarı-Orta-Alt olarak 3 coğrafi bölgeye ayrılan Tuna’nın uğradığı başlıca ülkeleri şu şekilde sıralamak mümkündür: Almanya, Avusturya, Slovakya, Macaristan, Hırvatistan, Sırbistan, Bulgaristan, Romanya, Moldova, Ukrayna, Bosna Herkes, Çek Cumhuriyeti, Slovenya ve Karadağ. Arnavutluk-Makedonya-İtalya-Polonya da kısmen bu ülkelere dahil edilebilir. 

Almanya’nın güneyinde iki nehrin birleşerek oluşturduğu Tuna Nehri, 2.779 km uzunluğu ve 817 bin km²’lik havzası ile Avrupa’nın Volga ile birlikte önemli su yollarından biridir. 10 ülkeyi geçerek Rusya’ya ait Sulina Limanı’ndan Karadeniz’e dökülür. Almanya’nın Karaormanları’ndan doğan 30’a yakın nehir ve 300 civarı dere Tuna’yı besler. 

Gezginlerin 1.800 Euro’yu aşmayan fiyatlar ve 5-7-8 gecelik Tuna Nehri gemi turları ile sık uğradığı limanlar, “ülke bazında” şu şekilde özetlenebilir. 

* Almanya: Würzburg, Wertheim, Regensburg, Passau, Frankfurt, Nürnberg, Münih. 

* Avusturya: Viyana, Melk, Durnstein, Linz, Spitz. 

* Macaristan: Esztergom, Budapeşte, Mohaç. 

* Slovakya: Bratislava. 

* Çek Cumhuriyeti: Prag. 

* Sırbistan: Belgrad. 

* Romanya: Köstence. 

Avrupa’da nehir kenarlarının şehirlerin en kıymetli; katedral, saray, kale ve malikanelerine ev sahipliği yaptığı düşünüldüğünde nehir turlarının ne kadar “muhteşem” olduğu daha iyi anlaşılabilir. Üstelik “kara turları” ile tüm bu tarih hazineleri elinizin altında olacak. Yolculuk stresi yaşamadan her uyandığınızda Avrupa’nın bir başka güzelliği, manzarası sizleri karşılayacak. 

Tuna; yatağını kazarak derinleşen ve derinleştikçe kollarından sularını kaybedebilen bir nehir. Suların çekilmesi de kolların çevresindeki doğal yaşamı yok olma tehlikesi ile karşı karşıya bırakıyor. Durumu engellemek için tonlarca taş dökülerek nehrin derinleşmesinin önüne geçilmesine çalışılmakta.